| Kitap yazılarım | Şiirimsilerim | Söyleşiler | Öykülerim | Fotoğraflarım | Tiyatro üzerine | Gezi yazıları
 



SON OKUDUĞUM KİTAPLARIN LİSTESİ



2007 YILI
Son olarak 29 Aralık 2007 tarihinde güncellenmiştir.

Latife Tekin Kitabı (Anı, Anlatı, Söyleşi)
Pelin Özer
Everest Yay. Anı-Anlatı:16, LT Kitapları:9, İstanbul-2005,
ISBN:975-289-220-5, 202 sayfa

29.12.2007 (850/38)
DEĞERLENDİRMEM:
Bu kitap farklı bir kitap. Bir söyleşi ama bir “monolog” gibi.
Çünkü ortada sorular yok. Yine de ortaya çıkarken tüm becerinin soruları soranda olduğu okumaya başlayınca ortaya çıkıyor.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ..
Mustafa Sütlaş

Marta Veneranda'nın Yasak Hikayeleri (Öykü)
Sonia Rivera-Valdes (Çev:Sanem Öge)
Agora Kitaplığı-Çağ.Dün.Ed.12, İstanbul-2004
ISBN:975-8829-59-9, 215 sayfa

26.12.2007 (849-37)
DEĞERLENDİRMEM:
Yeni yayınlandığı sıralarda tanıtımını gördüğüm bir kitaptı. Sahafta bulunca yolda okurum diye aldım. İyi ki de almışım. Güzel bir kitap okumuş oldum. Kadınları, özellikle de "Kübalı Latin Kadınları", anlatıyor. Farklı yönlerini, yine kadınlarla yaşadıkları aşk ve cinsel yaşamlarını. Bir tür "itirafname" gibi yazılmış. Ama arka planında "Büyük" ABD'nin insanlara neler yaptığını, neler yapmak zorunda bıraktığını açıksözlülükle ortaya koyuyor.
Açık sözlü olduğu başka bir konu da "Küba"ya ve "Kübalılar". Onları, nasıl yaşadıklarını, nasıl düşündüklerini ve yaşama nasıl baktıklarını anlatan bir kitap. Kadınlar da erkekler de okumalı. Okurken de en azından herkes kendi kendine bile anlatamadığı an ve düşüncelerini düşünmeli.
Mustafa Sütlaş

Aşk Hikayeleri (Öykü)
Mine G. Kırıkkanat
Om Yayınevi, İstanbul-2000
ISBN:975-6827-59-9, 89 sayfa

05.12.2007 (848/36)
DEĞERLENDİRMEM:
Mine G. Kırıkkanat'ı bir gazeteci olarak uzun zaman okudum. Düşünce ve yaklaşımlarına her zaman katılmasam da yazarlığını beğenirdim. Bu öykü kitabına kadar onun gazete yazıları dışındaki yazdıklarını okumamıştım. Bu kitaptaki öykülerin çoğu muhtemelen kendi başından geçen anılar. Ama bir 'öykü'nün tüm özelliklerini taşıması bir yana, merak yaratma ve öykülendirme bakımından O'Henry'e çok yaklaşmış. Öyküyü hele hele kısa öyküyü yazmak, konu olarak da her kesimden kadın erkek ilişkilerini işlemesi bence çok güzel. İnsana keşke ben de öyle yazabilsem dedirtiyor. Kitabın içinde bir de Daniel Colagrossi'nin nefis fotoğrafları var. Güzel bir beraberlik oluşturmuş. Artık piyasada bulunmayan bu kitabı sahaflarda bulabilenler mutlaka alıp okumalılar.
Mustafa Sütlaş

En Uzun Gece(Roman)
Ahmet Altan
Alkım Yayınları:116-Edebiyat:59-Roman:23, İstanbul-2005
ISBN:975-992-014-X, 320 sayfa

02.10.2007 (847/35)
DEĞERLENDİRMEM:
Güneydoğu coğrafyasının arka fonunda iki kentsoylu insanın aşkı, yalnızlığı, bağımlılığı ve ilişkileri. Herkesin birilerinin bir yerlerinde kendilerini ya da çok yakından tanıdıklarını bulacakları, yani yaşayan insanların aşk hikayesi. Aşkı, mutlululuğu, kıskançlığı, sadakati, cinselliği, sevgiyi ve diğer tüm insani duyguların tartışıldığı bir roman. Bir Ahmet Altan klasiği.
Mustafa Sütlaş

Çılgın (Roman)
Benjamin Lebert (Çev: İlknur İgan)
Can yayınları-Çağdaş Dünya Yazarları, İstanbul-2001
ISBN:975-07-0116-X, 168 sayfa

29.09.2007 (846/34)
DEĞERLENDİRMEM:
Genç bir sakatın kendisini aşmasının hikayesi. Yatılı okullardaki yalnızlığından kurtulmak için kurduğu arkadaşlıkla, 'başaramazlar' denilecek bir işi başarmalarının neşeli bir anlatımı. Roman değil, hatta öykü bile değil. Ama yaşamdan bir parça, insani bir duyarlılıkla, güzel ve akıcı bir dille yazıya dökülünce bir kitap çıkıyor. 1982 doğumlu bu gencin Almanya'da 400 bin basan ve 30 dile çevrilen bu kitapta anlattıklarının filmi de yapılmış.
Kitapta hoş tanımlamalar var:
Arkadaşı ona 'sen bir kahramansın' dediğinde 'sakatlar kahraman mıdır' diye bir soruyla karşılık veriyor. Arkadaşı 'sakatlar değil ama sen bir kahramansın' diyor. 'Niçin peki' diye sorduğunda 'çünkü senin içinden yaşam konuşuyor' diyor. 'Yaşam heyecan verici. Her zaman yeni birşeyler oluyor.'
'Edebiyat ne peki?'
'Edebiyat, okurken (eğer her cümlede doğru birşey varsa) yerinde bulmuş olduğun için her satırın altını çizebilmendir. Dünyaya dair, yaşama dair bir şeyler söylüyorsa. Her paragraf sana aynı durumda olan tıpkı romanın kahramanı gibi davranıp düşüneceğini hissettirebiliyorsa. O zaman bu edebiyattır.' (Janosh Karakteri)
'Genç birisi, ancak gençliğini geride bıraktıktan sonra ölümden korkar. Daha öncesinde sadece yaşar. Ölümü düşünmez bile' (Janosh Karakteri)
Mustafa Sütlaş

Jartiyer, Kırbaç ve Baby-Doll'ün Ötesindekiler
Hayattan Apartma 21 Kadın Portresi (Yaşantı)
Özen Yula, Yapı Kredi Yayınları:2262-Edebiyat:688,
İstanbul-2005 ISBN:975-08-1015-5, 137 sayfa

13.09.2007 (845/33)
DEĞERLENDİRMEM:
Bir arkadaşımın beğendiğini söyleyerek hediye ettiği bu kitapta yaşamda yer alan farklı 'kadın'ların gerçeği değişik bir bakış açısıyla anlatılıyor. Bir erkek ve öznellikleriyle yazan bir adam, korumacı ve durumu kabul eden yaklaşımla ama başkalarının kolay söyleyemedikleri yanlarıyla kadınları anlatıyor.
Keşke bunu kadınların bakış açısından yapan birisi de olabilse. Aynı kadınlara kadınların cephesinden bakarak yaklaşılabilse. Yine de iyi bir derleme. Öznellikleri gözardı edilmeden okunmalı.
Üzerinde çalışılabilse en sonundaki 'monolog'dan güzel bir oyun çıkabilir.
Mustafa Sütlaş

Dicle'nin Sürgünleri (Roman)
Mehmet Uzun (Çev:Muhsin Kızılkaya)
Gendaş AŞ-Yeni Seri:394, İstanbu-2003
ISBN:975-308-512-5, 461 sayfa

29.08.2007 (844/32)
DEĞERLENDİRMEM:
Çağdaş bir 'dengbej'in aslında kendini anlatırken anlattığı bir tarihi roman. Ya da günümüzde olanların tanıklığı. Bu roman pek çok katmanda okunabilir. Tarihsel gerçeklik, nersnel gerçeklik ve politik bir el kitabı. Bunun dışında M. Uzun'un öz yaşam öyküsü, herhangi bir 'Kürt'ün yaşadıkları, bir devrin başka açıdan bir değerlendirmesi.
Bunların arasındaki gidiş gelişlerin örgülenişi ve örgütlenişi Uzun'u hem bir mağdur, hem bir dengbej, hem de bir yazar yapıyor. O anlatırken çıkardığı sesin yanında sessizlikleriyle de pek çok şeyi anlatıyor. İljkini okumadan bu romanını okudum. İlk fırsatta ilkini de okuyacağım. Ama her ikisi de birbirinden bağımsız okunabilen bir roman.
Yalnızca Uzun'u okuyun diyebilirim. Tabii daha iyisi dinlemek. Özellikle de susuşlarını. Ama buna ne onun ne bizlerin olanağı var. Seni unutmayacağız sevgili Mehmet Uzun.
Mustafa Sütlaş

İletişime Karşı (Deneme)
Mario Perniola (Çev: Durdu Kundakçı)
Dost Kitabevi Yayınları, Ankara-2006
ISBN:975-298-228-X, 103 sayfa

26.08.2007 (843/31)
DEĞERLENDİRMEM:
Küreselleşmiş dünyada medyanın iç yüzünü ve neden böyle davranmak zorunda olduğunu, temel insani konulara ilişkin yaklaşım ve uygulamalarıyla bunların felsefi arka pilanı ve temellerini ortaya koyan küçük ama değerli bir çalışma. Özellikle 'İletişim Felsefesi' üzerinde duranların mutlaka okuması gerekli Dahası iletişimle ilgili eğitim veren okullarla, bir şekilde iletişimden gündelik faaliyetlerinde yararlanan herkes dikkatli bir şekilde okumalı.
Mustafa Sütlaş

Gece Dersleri (Roman)
Latife Tekin
Metis Yayınları, (6.Basım) İstanbul-1999
ISBN:975-7650-41-2, 180 sayfa

22.08.2007 (842/30)
DEĞERLENDİRMEM:
Kanımca Latife Tekin'in okuduğum romanları arasında en iyi olanlardan birisi. 1980 öncesi ve sonrasının çok ustaca yapılmış, 'içerden' bir değerlendirmesi ve eleştirisi edebi biçimin özellikleri ve incelikleri ortaya konularak yapılmış. Bir deneme kitabı değil ama okurken her an düşünülen bir roman.
Yazmak bir yanıttır. Aynı zamanda bir kayıttır da. Yazanlar yazdıklarıyla aynı zamanda tutumlarını ve tepkilerini de ortaya koyarlar. Bunun için bazen yalnızca yazmak yeterlidir. Onun için duvarlara yazılanların çok büyük önemi vardır. O yazılanların İçeriğinin ne olduğunun, neyi nasıl söylediği aslında çok da önemli değildir. Çünkü onun çıkış noktası bir tepkiyi ortaya koymaktır.
Yazmak bir tepkidir. İşkenceye karşı tepkidir. Adaletsizliğe karşı bir tepkidir. Yanlışlara karşı bir tepkidir. Yazmak, ifade edilenden bağımsız bir kendini ifade etme biçimidir. Kızarsınız yazarsınız. Sevinirsiniz yazarsınız. Mutlu ya da mutsuzluklarınızın ifadesi de yazmaktır. Yazmak özgürlüktür. Kısıtlansanız, sınırlansanız, bir yere tıkılsanız bile eğer yazabiliyorsanız 'özgürsünüz' demektir.
İşte yazarlarla yazanların arasındaki fark buradadır. Yazanlar yazarak tepkilerini ortaya koyarlar. Yazarlar ise aynı şeyi farklı biçimde yaparlar. Onların yazdıkları, duygu ve düşüncenin belirli bir formda yoğunlaştırıldığı, artık yazardan bağımsız kendinde bir varlık hale gelen bir yapıttır. Buna 'sanat eseri' diyoruz. Gece dersleri bunun ikisini birden yapan bir yapıt bence. O hem bir 'siyasi bildiri', hem de bir 'sanat eseri'. Nasıl olduğunu merak edenler, onu okumalılar.
Kendi adıma çok gecikmiş bir okuma olduğunu kabul ediyorum. Ama 12 Eylül darbesinin öncesi ve sonrasını anlattığı var sayılan sanat yapıtları içinde neden adından söz edildiğini duymadım anlamış değilim. Ya ben kaçırmışım, ya da bu saptamanın, bu şekilde ortaya konulmayışının farklı bir anlamı var. Neden?
Mustafa Sütlaş

Sylvia Plath'ın Şairliğinin İntiharı Bağlamında Analizi (Bitirme Tezi)(İnceleme)
Nilgün Marmara
Everest Yayınları:381 İnceleme:36, İstanbul-2006
ISBN:975-289-292-2, 70 sayfa

10.08.2007 (841/29)
DEĞERLENDİRMEM:
Bir tez çalışması olduğu için çok kısa ve fazla bir ayrıntı yok. Dayanaklar da pek yeterli sayılmaz. Yalnız edebiyatla ilgili kişilerin 'intihar' kavramı üzerinde örnekler verilmiş. Kitabı ilginç kılan Marmara'nın 'inancını' dile getiriyor olması. BU inanç nedeniyle kendisi de 'intihar' eden Nilgün Marmara adeta bu teziyle intihara bir güzellemede bulunmuş. Bunu geliyorum diyen intiharın habercisi, ifadeyi de 'imdat çığlığı' diye nitelendirmek de mümkün.
Sonuç olarak Nilgün Marmara Sylvia Plath'ın izinden giderek, kendini onun gibi ifade etmeyi yeğlemiş.
Bu kitapla birlikte hem Plath'ın, hem de Marmara'nın şiir kitaplarını almıştım. Plath'ınkilerini biraz okumaya başladım. Çeviri şiirler çok güzel olmuyor. Daha farklı da söylenir gibi geliyor. Ya da çevirirken de şiirin yalnız sözlerini ve içeriğini değil de kendisini de şiir olarak aktarmak gerekiyor. Bu konuya kafa yormalı. Şiir önce 'ses ve ahenk' demek. 'Ses ve ahenk' olmadan yalnız anlamla 'şiir' olmuyor. Bunu hedefleyen çeviri şiir de şiir olmuyor. Yabancı dildeki şiirlerin çevirilerinin olduğu kitaplarda şiirin sesinin de yer aldığı orjinal şekli de bulunmalı. Yani İngilizce bir şiir Türkçeye çevrildiğinde, onun okunuşu da sayfanın birinde 'türkçe yazım kurallarıyla' yer almalı. Karşı tarafta ise çevirisi yer almalı. Dolayısıyla şiiri hiç dil bilmeyen birisi de okuduğunda 'sesi, ritmi ve ahengi' de okumalı ve hissedebilmeli.
Mustafa Sütlaş

Doktor(Roman)
Damon Galgut (Çev:Feza Altuniç)
Güncel yayıncılık:187 Roman:40, İstanbul-2004
ISBN:975-8621-63-7, 221 sayfa

03.08.2007 (840/28)
DEĞERLENDİRMEM:
Bir Güney Afrika öyküsü. Siyahlarla beyazların uzaklığı, düzenle düzensizliğin, üretmekle, üretimsizliğin, legalle illegalitenin, gerillayla haydutluğun, demokrasiyle darbenin, varsıllıkla yoksulluğun, sevgiyle cinselliğin, farklılığı, çatışması ve insanın doğal tercihlerinde nelerin belirleyici olduğunun gösterilmesi bu romanda akıcı bir dille ve yalnız olayların, tıpkı bir film izler gibi ardarda dile getirilmesi biçiminde anlatılıoyor.
Akıcı ve sürükleyici bir roman. Kitabın arka kapağındaki açıklamanın kitabın içeriğini doğru yansıttığı söylenemez. Bir 'tatil kitabı' olarak bu türü sevenlerin okuyacağı bir kitap.
Bir de hekimler okumalı bence. Özellikle bir şekilde 'zorunlu hizmet' yapanların ve Doğu Anadolu'da çalışanların. Onlar da yaşadıklarından bir romanın çıkabileceğini görebilir, belki de özenip bir tane de kendileri yazabilir. Kimbilir içlerinden ne 'Damon Galgut'lar çıkar.
Mustafa Sütlaş

Ormanda Ölüm Yokmuş(Roman)
Latife Tekin
Everest Yayınları, İstanbul-2002
ISBN:975-297-056-7, 193 sayfa

25.07.2007 (839/27)
DEĞERLENDİRMEM:
Ormanda ölüm yokmuş. Çünkü orman yaşamın kaynağı ve ölüm anında bile yeni yaşamlara gebe kalan bir ortam. Yasemin ve Emin orada kendilerini yeniden doğuruyorlar. Ormandaki herşey bu doğuma hem tanıklık ediyor, hem de bu doğuma katkıda bulunuyor.
Tıpkı 'Gümüşlük Akademisi' gibi. İnsanı ve mekanıyla 'Unutma Bahçesi'nin içinde geçen ve ona ulaşan bir başka öykü.
Latife Tekin'i severek okuyanların kendilerine dair bir çok koşutluğu hissedecekleri, okurken kafalarında romanı kendilerine göre yeniden yazacakları bir roman.
Gümüşlük'teki zamanımda keyifle okuduğum, okurken yaşadığım bir başka roman oldu. gelin onu burada okuyun. Ya da haber verin geldiğinizde birlikte okuyalım...
Mustafa Sütlaş

Bir Rahip, Bir Erkek(Roman)
Zora Neale Hurston (Çev:Ayşe Şirin Okyavuz Yener)
Phoenix yayınevi, Ankara-2002
ISBN:975-6565-36-5, 244 sayfa

24.07.2007 (838/26)
DEĞERLENDİRMEM:
Yazarının ilk romanıymış. Adı ve arkasında yazanlar ilginç geldiği için alıp okudum. Kitabın arkasında yazanlarla kitabın pek de ilgisi yoktu. Ama yine de aldığıma ve okuduğuma, Zora Neale Hurston'u tanıdığıma sevindim.
ABD'deki yüzyılın başlarındaki zenci yoksulluğunu anlatıyor. Bir başka 'manderlay' olgusu anlatılanlar. Bizdeki ilk köy romanlarını andırıyor. Herşey çok sert, katı ve acımasız. O ölçüde de insani.
Başka romanı var mı bilmiyorum. Ama bence güzel eserler üretecek kadar başarılı bir dili var.
Mustafa Sütlaş

Anatomist (Roman)
Federico Andahazi (Çev:Zeynep Önal Karaca)
Güncel Yayınlar-İstanbul, 1999
ISBN:975-802-058-7, 231 sayfa

19.07.2007 (837/25)
DEĞERLENDİRMEM:
Çok farklı bir roman. Ortaçağ Avrupasında bilimi de ellerinde tutan kilise ve onun içindeki ikiyüzlülüğü, sansürü ve cinselliğe ilişkin yaklaşımı teşhir eden bir roman. Anatomi aslında aslında bir tür açımlama ya da sergilemeye dayanan bir bilim dalı. O nedenle olmalı Osmanlıcadaki söylenişi yani 'teşrih' gündelk dilde aynı anlamda kullanılan 'teşhir'e çok benziyor.
Andahazi geçmişi 'teşrih' üzerinden 'teşhir' ederken, aslında gümünüz 'akademya'sını sorguluyor bir anlamda da. Küreselleşmiş kapitalizme teslim olmuş bir akademinin yapması gerekenlerle, yaptıklarının arasındaki açı, ortçağdan bu yana küçülmek bir yana tam tersine artmış durumda. Bu koşullar altında somut gerçekliği bile bilimsel yöntemlerle ortaya koyamayan bir üniversitenin varlığının, insana ve topluma yararı nedir?
Artık 'sahaf'larda bulunabilen bu kitabı bulduğunuzda kaçırmayın ve okuyun.
Mustafa Sütlaş

Sözlü Tarih ve Yerel Tarihçi(Kuramsal)
Stephen Caunce (Çev: B.Bülent Can, Alper Yalçınkaya)
Tarih Vakfı Yurt Yayınları:115-İstanbul, 2001
ISBN:975-333-144-4, 235 sayfa

18.07.2007 (836/24)
DEĞERLENDİRMEM:
Gümüşlük Akademisi'nde sürdürdüğümüz 'Sözlü Tarih Atölyesi' çalışmaları sırasında okuduğum ve bu konuda temel yapıtlardan birisi olduğu kabul edilen bu kitap, konuyla ilgilenecek kişilere hem teknik bilgi veriyor, hem de tarihin ne olduğunu öğretiyor.
'Tarihi yapanlar'ın tarihi yazdıkları ve bunu her zaman ve her koşulda yapabileceklerini gösteren bir eser. Tarih vakfı'nın bu dizi içinde bir çok kitabı ve çalışması var. İlgililerinin okuması gereken temel kaynaklar bunlar. Sözlü tarihle uğraşmayanlar da rahatlıkla okuyabilir.
Kitabı okuduktan sonra güne ve ana bakışlarında farklılıklar olacak ve buna şaşıracaklar.
Mustafa Sütlaş

Mavi Cennet Bodrum (Monografi)
Muammer Karadaş
Akın Matbaası, Denizli, 1976,
ISBN: -, 112 Sayfa

10.07.2007 (835/23)
DEĞERLENDİRMEM:
Eski kitaplara meraklı birisi olarak, Bodrum konusunda bilgilenmek için Gümüşlük Akademisi'nin kütüphanesine girdiğimde buldum bu kitabı. Bir günün içinde de okudum. Çok şey öğrendim tabi. Ama en önemlisi bu tür 'monografi'lerin olması gerektiğini. Dahası belirli aralıklarla bunlar hazırlanmalı. hem de yalnız bu işi iş edinenler tarafından değil; herkes tarafından yazılmalı.
Kitabın yazarı Muammer Karadaş da öyle 'herkes'ten 'biri'si. Çok iyi bir iş yapmış. Bulanlar en azından örnek almak için okumalılar bence.
Mustafa Sütlaş

Dalavera Memet'in Bodrum Tarihi (Anı, tarih)
Baskın Oran-Feyhan Görgün
İletişim Yayınları-986, BO'ın eserleri-1, İstanbul, 2005,
ISBN: 975-05-0222-1, 188 Sayfa

07.07.2007 (834/22)
DEĞERLENDİRMEM:
Gümüşlük Akademisi dolayımında Bodrum'la haşır neşir olunca, akademide yapmaya çalıştığım 'Sözlü Tarih' çalışması sırasında okuduğum 'hoş' kitaplardan birisi.
Baskın Oran ve Eşi Feyhan Görgün'ün insan için, insana dair aracılık ettikleri bir kitap. Bir solukta okunacak kadar akıcı ve bir o kadar da öğretici.
İkinci bir kitapları daha var ama onu onuyamadım. Bence tarihe, insana ve Bodrum'a meraklı herkez okumalı.
Mustafa Sütlaş

Giovanni'nin Odası (Roman)
James Baldwin(Çev:Çiğdem Öztekin)
Yapı Kredi Yayınları-2354 Edebiyat-719, İstanbul, 2006,
ISBN: 975-08-1104-6, 178 Sayfa

02.07.2007 (833/21)
DEĞERLENDİRMEM:
James Baldwin'in 'muhteşem' diyebileceğim kitaplarından birisi. Yaşayan insanlardan büyük bir gerçekçilikle söz ediyor. Sokağı, sokaktaki insanı, o insanların yaşamlarını, yaşamlarındaki çelişki ve çatışmaları, sevgiyi, aşkı, cinselliği, yalanı, riyakârlığı, şiddeti anlatıyor.
Çeviri de çok güzel. Bu satırları yazdığım sırada Engin Cezzar'ın Baldwin'le birlikte bu romanın bir oyununu yazdıklarını öğreniyorum. Onların bu oyun üzerine yaptıkları mektuplaşmalardan da bir kitap ortaya çıkmış. İlk fırsatta onu, hatta ulaşabilirsem o oyunu okumaya niyetliyim.
Mustafa Sütlaş

Muinar (Roman)
Latife Tekin
Everest Yayınları:446- Türk.Ed: 109, İstanbul, 2006,
ISBN:975-289-365-1, 263 Sayfa

21.06.2007 (832/20)
DEĞERLENDİRMEM:
Muinar Latife Tekin'nin Gümüşlük'teki Akademi'de yazdığı ikinci romanı.
Yaşam uzaysal ortamda sürekli yükselen bir spiral. Spiralin döngüleri bir çemberi tamamladığında, bir altındaki döngünün çizgisel doğrultuda ama başka bir düzlemde aynı hizaya gelir. Yaşam bir kere daha döngüsünü tamamlamış ve yeniden aynı konuma gelmiştir. Bu sanki tarih yineliyor duygusu yaratsa da bu algı doğru değildir. Çünkü gelinen nokta artık bu farklı bir zamanı ve durumu anlatır. Yine de pek çok benzerlik bulunabilir.
Muinar bana Tekin'in ilk romanı olan 'sevgili Arsız Ölümü' anımsattı. Aradan geçen yaklaşık 25 yıl, tam da bir nesil sonrasına karşılık geliyor.
Tekin geçen 25 yılda, özgürlüğünden, özgünlüğünden, dilinden, kurgusundan ve algısından bir farklılık olmaksızın, insanı ve yaşamı tarihten bağımsız yeniden ele alıyor.
Muinar sonu başı olmayan bir sürecin, dünün, şimdinin ve yarının evrensel düzlemde buluşması. Onun ufkunu paylaşabilenler, Muinar'ı okuduklarında kendi ufuklarının da değiştiğini fark edecekler.
Tıpkı benim gibi.
Mustafa Sütlaş

Gökdelen (Roman)
Tahsin Yücel
Can Yayınları: 1574 - Türk. Ed.: 453, İstanbul, 2006,
ISBN:975-07-0661-7, 287 Sayfa

13.06.2007 (831/19)
DEĞERLENDİRMEM:
Tahsin Yücel'i edebiyat kuramcısı, eleştirmen ve çevirmen olarak bilirdim. Onun aynı zamanda iyi bir 'romancı' olduğunun farkına varmam için 'Gökdelen'i okumam gerekti. Okuduktan sonra 'favori' romancılarım arasına girdi bir anda. Okuduğum ilk ve tek romanı 'Gökdelen'di. Tek bir romanla böyle bir yargıya varmam tuhafınıza gitmesin. Okuyunca siz de aynı kanıya varacaksınız.
Gökdelen iyi bir roman. Güzel şeyler anlatıyor. O aynı zamanda 'geliyorum' diyen ve pek azımızın kaale aldığı 'geleceği' de bize işaret ediyor ve uyarıyor. Bu dünyanın gittiği yerin farkında olup, özellikle 'başka bir dünya mümkün' diyenlerin özellikle okumaları gereken bir roman.
Tabii bir de 'hukuk ve adalet' üzerine kafa yoranlar okumalı. Hem de bir ders kitabı gibi.
Mustafa Sütlaş

Her Yerden Çok Uzakta (Roman)
Ursula K. Le Guin (Çev: Semih Aközlü)
İmge Kitabevi, Ankara, 2004,
ISBN:975-533-101-8, 94 Sayfa

24.05.2006 (830/18)
DEĞERLENDİRMEM:
Beni şaşırtan bir yazar le Guin. 'Kısa bir kitabını daha okuyayım' diye düşündüğüm bir öğleden sonrada okuyup bitirdiğim hoş bir gençlik düşü.
Kitabın diğer adı 'Farklı bir aşk hikayesi'. Hani hepimizin bazen gerçek, bazen düşte yaşadıklarımızdan. Ama ne kadar gerçek ya da düşsel olursa olsun hiç bir zaman unutamadıklarımızdan. Sıradan ama güzel.
Eh bir de anlatan le Guin ise. Okumaktan başka şansınız yok bence. Tabii bulabilirseniz.
Mustafa Sütlaş

Yüz Liraya Bir Deli(Gülmece Öyküler)
Aziz Nesin
Nesin Yayınevi, İstanbul, 2004,
ISBN:975-9038-08-0, 127 Sayfa

18.05.2007 (829/17)
DEĞERLENDİRMEM:
Klasik Aziz Nesin Öykülerinden bir derleme. Özelliği kitabı Nesin'in kurduğu vakıfta, onun kütüphanesinde, onun çocuklarıyla birlikte okunması.
Nesin her zaman okunan bir yazar. Öyküleri her zaman güncel. Ama onu hissetmek onun 'yeri'nde daha farklı oluyor. Bence siz de en az bir kitabını orada okuyun.
Mustafa Sütlaş

Emile "Bir Çocuk Büyüyor" (Anı)
Jean Jacques Rousseau (Çev: Ülkü Akagündüz)
Selis Kitaplar: 13 - Çoc. Eğ.:2, İstanbul, 2006,
ISBN:975-8724-12-6, 247 Sayfa

07.05.2007 (828/16)
DEĞERLENDİRMEM:
Eğitim, hem de çocuk eğitimi. Rousseau'nun bir çok kereler çevrilmiş, ama hemen hiç bir zaman tümüyle yayınlanmamış kitabının önemli bölümünü içeren bir çeviri. Alternatif eğitimle ilgilenmeye başladıktan sonra eğitim konusundaki kitapları okumanın bir görev olmasını düşündüğüm için okuduğum bir kitap.
Kitabı okurken, bunun öncelikle eğitimciler, sonra da anneler, babalar tarafından dikkatle okunması gerektiğini düşündüm. Rousseau gibi yaşamı çok boyutlu, dalgalı ve çelişkilerle dolu bir insanın bu konuda bugün bile hâlâ güncel, anlamlı ve önemli bir kitabı yazması belki benim gibi size de biraz şaşırtıcı gelebilir.
Ama şaşırmayın. Doğruları ifade edebilmek için belki de böyle olmak gerekiyordur.
Daha güzel bir çeviri ve kitabın tamamının çevrildiği bir yeni basımıyla karşılaşana kadar bu örneği okumalısınız.
Mustafa Sütlaş

Kameraya Gülümse (Roman)
Amélie Nothomb (Çev: Yaşar İlksavaş)
Doğan Kitapçılık, İstanbul, 2006,
ISBN:975-293-503-6, 136 Sayfa

30.04.2007 (827/15)
DEĞERLENDİRMEM:
Onu ilk kez 'Katilin temizliği' ile tanımıştık. Genç yaşına karşın aykırı, çarpıcı, güncel ve 'gerçekten yazar olan' bir yazarı okuduğumu biliyordum. Bu kitabı 'medya'yı ele aldığını düşündüğüm için almıştım. Yalnız medyayı değil, medyanın 'izleyicisini' de çok güzel, vurucu ve doğru bir şekilde anlatıyor. 'İşte 21. Yüzyılın ilk dekadını yaşayan bizler buyuz' dedirtiyor insana.
Korkuyorum bir yandan da: Bu romanda anlatılan gerçeklik, yaşadıklarımızı ne kadar belirliyor diye düşünüyorum.
ABD'nin Irak'a saldırısında o şavaşı medyanın sunduğu şekliyle izlemeyi dört gözle bekleyenlerin ne kadar payı vardır sizce? Kitabı okuyunca benzer bir çok soruyu siz de soracaksınız.
Mustafa Sütlaş

Sokak Kızı Maggie (Kısa Roman)
Stephen Crane (Çev: Azmi İşitemiz)
Babil Yayınevi, İstanbul, 2001,
ISBN:975-8480-44-8, 97 Sayfa

23.04.2007 (826/14)
DEĞERLENDİRMEM:
Sokağı ve sokaktaki gerçekliği, cinsellik bağlamında sorgulamak ve anlamak isterseniz aklınıza bazı çarpıcı örnekler gelir. Bunlar bazen medya köşelerinden, bazen de hemen yanı başınızdan yansımıştır size.
Sizden uzak ve hiç olmayacakmış gibi gelen bazı 'aykırı' örnekleri ise yalnız romanlarda olabileceğini düşünürsünüz. Ama onların da benzerleri vardır yaşamda. Romanın gerçekliği de zaten tam da budur.
Bir kurguyu hemen sizin sokağınızdakiyle örtüştüren ve bunu olabilecek tüm 'doğallığı' ile sunan bir yapıt okumak istiyorsanız 'Sokak Kızı Maggie'yi önerebilirim size. Gerçek olması için adının Maggie olması önemli değil. 'Müjde' ya da 'Maide' de olabilirdi. Çarpıcı ve aykırı bir şeyler okumayı istediğinizde okuyabilirsiniz.
Mustafa Sütlaş

Fatoş'un Günlüğü (Öykü-Anı)
Şanar Yurdatapan
Yurt Kitap Yayın : 90, Ankara, 1998,
ISBN:975-7076-04-X, 155 Sayfa

15.04.2007 (825/13)
DEĞERLENDİRMEM:
Sevgili Yurdatapan'ın 'zorunlu' yurt dışı ikametteyken yazdığı bu kitabı bir sahafta görünce hemen aldım. Sonra onunla birlikte İran'a giderken önce ona imzalattım, ardından da yol boyu okudum.
Gündelik olayların 'politikası' nasıl yapılır, ya da 'politika' nasıl gündelik hayatın içinde yer alır, bunları merak edenlere, bir 'ders' kitabı niteliğinde 'rehberlik' eden bir kitap. Bir gazetecinin gözlem gücü, yine haber veren birisinin kalemiyle birleşince böyle keyifli bir 'mizah' kitabı ortaya çıkabiliyor. Eline sağlık Şanar.
Kitabı bulmak çok kolay değil. Yine de olanaksız değil. Bulup okuyun.
Mustafa Sütlaş

Elena: Lavrence'in Kadını(Öykü)
Anais Nin (Çev: Münire Yılmaer)
Chiviyazilari Yay: 121 - Aykırı Ed.: 11, İstanbul, 2002,
ISBN:975-8663-17-8, 175 Sayfa

12.04.2007 (824/12)
DEĞERLENDİRMEM:
Erotik edebiyatın sıradışı örneklerinden birisi. Anais Nin'in pek çok kitabı çevriliyor dilimize. Chiviyazilari ise orjinaline sadık kalarak çevirmeyi görev edinmiş.
Erotizm, estetik ve pornografinin sınırını yazarının algısı, gözü ve belirlemesi çerçevesinde görmek isteyenler, sanatsal olanın boyutlarını keşfetmek isteyenler, özellikle de çeşitli nedenlerle bazı kendisini bazı 'çerçeve'lerin içine hapsetmiş olanlar, durumlarını gözden geçirmek üzere, kendilerini sorgulamak üzere bu kitapları okumalılar.
Mustafa Sütlaş

John Dewey'in Eğitim Felsefesi (Deneme-İnceleme)
Hüseyin Bal
Kor Yayınları: 4, İstanbul, 1991,
ISBN:975-7791-008, 112 Sayfa

11.04.2007 (823/11)
DEĞERLENDİRMEM:
Üzerine çok şey yazılıp, çok şey söylenen Köy Enstitüleri'nin dayandığı ilke ve kurallarla, bu konuda cumhuriyetin kuruluşunda danışılan ABD'li John Dewey'in görüş ve yaklaşımlarının birinci elden anlatıldığı, dahası kendisinin yazdığı bir eğitim raporunun geniş bir özetinin de yer aldığı çok önemli bir çalışma.
Eğitimle ilgilenenler okumalı. Dahası yeniden benzer bir yayın üretmeli.
Mustafa Sütlaş

Nevrotika (Roman)
Sue Margolis (Çev: Niran Elçi)
PİA Yayınları: 3, İstanbul, 2005,
ISBN:975-468-554-1, 302 Sayfa

05.04.2007 (822/10)
DEĞERLENDİRMEM:
Bir gazetecinin kendi gerçeğiyle medya gerçeği, medya gerçeği ile toplumsal gerçek arasındaki gidiş gelişinin öyküsü. Yazar, mekan, kişi adlarını değiştirin. Benzerlerine ger gün tanık olduğunuz bir öyküyü göreceksiniz.
Kadınlar kendilerinin farkına varırken içinde yaşadığımız sistem onları nereden nereye ve nasıl sürüklüyor, bir kez de bu romanın içinde göreceksiniz.
Mustafa Sütlaş

Hayat Semaverin Deminde (Anlatı)
Mehmet Uhri
Selis Kitaplar - 72, İstanbul, 2006,
ISBN:975-8724-74-6, 144 Sayfa

04.04.2007 (821/09)
DEĞERLENDİRMEM:
Sevgili Arkadaşım Mehmet Uhri'nin öykü tadında anılarından bir demet. Ayrıntılı değerlendirmeyi 'Tam İyilik Hali' elektronik dergisine yazdım.
Bunu okumak için yazıyı tıklayınız...
Mustafa Sütlaş

Gözün Hikayesi(Kısa Roman)
Georges Bataille (Çev: N. Berna Serveryan Ayşegül Gürsöy)
Chiviyazilari Yay.: 96, İstanbul, 2001,
ISBN: 975-8086-96-5, 158 Sayfa

31.01.2007 (820/08)
DEĞERLENDİRMEM:
Önemli bir aykırı edebiyat denemesi daha. Yazarın yazdıklarını açımlayan iki büyük Barthes ve Sontag gibi ustanın değerlendirmeleriyle birleşince inanılmaz güzel bir kitap olmuş. Okunmalı.
Mustafa Sütlaş

Mu Pat e Skiri, Helimişi Hasani (Yaşamı ve Şiirleri)(Biyografi)
İsmail Bucaklişi
Chiviyazilari Yay.: 218, İstanbul, 2006,
ISBN: 975-9187-25-6, 136 Sayfa

21.02.2007 (819/07)
DEĞERLENDİRMEM:
Keşke Lazcayı anlayabilseydim, okuyup, yazabilseydim. İşte 'farklı' insanlardan biri daha. Belki de 'Lazların Nazımı' denebilir onun için. Yaşamı, yaptıkları ve yazdıklarından kalanları bizlere aktaranlara teşekkürler.
Mustafa Sütlaş

İsyan Sürgünleri (Anı)
Şeyhmus Diken
İletişim Yayınları-1072, İstanbul, 2005,
ISBN: 975-05-0319-8, 272 Sayfa

17.03.2007 (818/06)
DEĞERLENDİRMEM:
Sevgili arkadaşım, dostum Şeyhmus Diken'in 'sürgün' üçlemesinin ikinci kitabı. Söylenecek çok şey var. Ama gerek yok. Henüz okumamış olanlar alıp okumalı. Üçlemenin üçünü de....
Mustafa Sütlaş

Zincirlenmiş Zamanlar, Zincirlenmiş Sözcükler(Deneme)
Mehmed Uzun
Gendaş Kültür-Yeni Seri:379, İstanbul, 2002,
ISBN:975-308-335-6, 168 Sayfa

16.03.2007 (817/05)
DEĞERLENDİRMEM:
Doğrudan bu kitabı değil ama bu kitaptan da söz edilen bir Mehmed Uzun değerlendirmesi okumak için web sayfamdaki linki tıklayabilirsiniz.
O yazıyı ister okuyun, ister okumayın bu çok önemli değil. Ama bu kitabı mutlaka okuyun. Kürtler için ve onlar adına değil. Kendiniz için ve kendi adınıza. Demokrasi, düşünce ve ifade özgürlüğü, dil, anlatmak sizin için bir anlam taşıyorsa bunu yapın. Mehmed Uzun'u tanımak için de buradan başlayabilirsiniz.
Mustafa Sütlaş

Delikanlı (Roman)
Julian Davies (Çev: Cumhur Orancı)
İstiklal Kitabevi, İstanbul, 2006,
ISBN:975-6115-26-2, 212 Sayfa

08.03.2007 (816/04)
DEĞERLENDİRMEM:
Kadının erkek üzerindeki egemenliği ve bunun nasıl olabileceği üzerine kafa yoranlar değişik durumları akıllarından geçirmişlerdir. Bunun sık görülen örnekleri arasında genç bir delikanlıyla birlikte olan orta yaşlı kadınların yaşadıkları vardır. Büyük bir sçıksözlülükle ve genel olarak cinselliği öne çıkararak bu durumu tartışan bir öykü. Ama belirli bir an geldiğinde ilişkinin nasıl bir tersine dönüşü gündeme getireceği, egemen olanla, egemenlik altına alınanın nasıl yer değiştirebileceğini de gösteren bir kitap.
Mustafa Sütlaş

Cehennemde Bir Şehit (Öyküler)
Reha Mağden
Agora Kitaplığı, İstanbul, 2004,
ISBN:975-8829-40-8, 112 Sayfa

03.03.2007 (815/03)
DEĞERLENDİRMEM:
Reha Mağden'in anılarıyla karışık öykülerinden oluşan bir kitabı. Onun yazılarını Birgün'de kaçırmadığım sıralarda tanımış ve içtenliğini sevmiştim. Sonra Birgün'ü okumayı bırakınca, kitaplarını birer birer okumaya başladım. İşte onların arasında bu kitap da vardı. Salim kafayla, kendinizi vererek ve yaşantınızdaki benzer koşutlukları düşünerek okumalısınız. Şimdi o yok. Artık onun yazdıklarını okuma şansımız da yok.
Mustafa Sütlaş

Lulu(Roman)
Almudena Grandes(Çev: Nejat Bayramoğlu)
Okuyanus Yayınları: 22, İstanbul, 2007,
ISBN:975-6287-80-4, 255 Sayfa

08.02.2007 (814/02)
DEĞERLENDİRMEM:
Çok satan kitapları pek okumam. Ama daha önce bir kitabını okuduğum ve beğendiğim bu genç İspanyol yazarın bu kitabını da alıp okumak istedim. İlginç bir kitap. Tanıtım yazısında belirtildiği gibi cinselliğin sınırlarında gezen bir öykü. Almodovar'ı anımsatan yerleri var. Yaşamın doğallığını ve yaşam içindeki cinselliğin boyutlarını ve doğal ile sapkın olanın sınırlarını açıksözlülükle ortaya koyuyor.
Mustafa Sütlaş

Yazanların Kaleminden Manşetlerin Öyküsü (İnceleme)
Tufan Türenç-Sefa Kaplan
Hürriyet Gazetecilik-Doğan Ofset, İstanbul, 2006,
ISBN:-, 310 Sayfa

21.01.2007 (813/01)
DEĞERLENDİRMEM:
Bu kitap da bir gazetecilik el kitabı olabilecek nitelikte bir yayın. Ama bunu okurken, bir yandan da o manşetlerin atıldığı dönemleri çok iyi irdelemek gerekir.
Gazetecinin 'objektifliği' konusu irdelenirken, o objektifin nereye çevrildiğinin de çok önemli bir 'tercih', dolayısıyla ciddi bir 'yorum' ve de 'politik' tutum olduğunu gösteren bir yayın. Gazeteciler de gazete okumayı öğrenmek isteyenler de okumalı.
Mustafa Sütlaş

 


 

ANA SAYFA